Eğitimin Geleceği – Dünya maddi-manevi bir buhran geçiriyor. İnsanlar yalnızlaşırken, topluluklar çözülüyor. Psikolojik alan genişlerken sosyolojik alan daralıyor. Bir mikropla başlayan yalnızlaşma süreci gittikçe maddi ve manevi buhranın ayak seslerini işittiriyor.
Eğitim, cehaletin, fukaralığın ve ayrışmanın düşmanıdır. Onu benimseyen ve önceleyen toplumlar gelişiyor. şartlar ne kadar kötüleşse de eğitimin ön plana alınmasından vazgeçilmemelidir.
İş yerlerimiz bir devrim geçirirken, bir bütün olarak toplum değiştikçe, bir sonraki aşamada hangi sürprizlerin bizi beklediğini tahmin bile edemiyoruz.
Eğitimde ve Bazı Sektörlerde Esnek Formatlar Yükseliyor
Eğitimin Geleceği – Son yıllarda eğitimde en belirgin değişikliklerden biri, bu eğilimi hızlandırmaya yardımcı olan pandemi ile esnek formatların yükselişi olmuştur.
Bu yükselişi şu şekilde çerçeveleyebiliriz:
Günümüzde yöneticiler, sanal sınıflar aracılığıyla çevrimiçi olarak gerçek zamanlı olarak sunulan programları inceleyebilir, çevrimiçi bileşenleri yüz yüze öğretimle karıştırabilir, artırılmış gerçeklik öğelerini birleştirebilir veya diğerlerinin yanı sıra% 100 çevrimiçi de olabilir.
Yine de bu, yüz yüze öğretimin ortadan kalkacağı anlamına gelmez.
Aksine, pandemi sonrası fikirleri tartışmak ve paylaşmak için insanlarla yüz yüze tanışmanın ve etkileşimde bulunmanın değeri hiç bu kadar yüksek olmamıştı.
Bunun yerine, yöneticilerin en iyi nasıl öğrendiğini yansıtan programlar sunmaya odaklanırken, esnekliği ve seçimi artırmakla ilgilidir.
Bu, şirketlerin ve çalışanların artık herhangi bir anda eğitim ihtiyaçlarına en iyi şekilde uyacak çeşitli programlara, formatlara ve içeriğe sahip olduğu anlamına gelir; ancak bu yine de öğrenmeyi geliştirmek için etkileşim ve kişisel takibi garanti edebilir.
Yine de eğitimin geleceğe uyum sağlamak için nasıl değişmesi gerektiği formatın çok ötesine geçmelidir. Bu arada öğretmenlerin eğitim teknolojilerini önemsemesi dikkate değerdir.
Bir umut, yapay zekanın (AI) ilerlemesi, şirketleri kökten bir şekilde dönüştürecek ve her seviyedeki çalışanların hızlı bir şekilde geliştirilmesini gerektirecek. Tüm bunlar, yöneticilerin farklı liderlik yetenekleri ve becerileri geliştirmeleri gerektiği anlamına geliyor.
Harvard Business School Profesörü Jeff Bussgang Eğitimin Geleceği Üzerine Notlar
Eğitimin Geleceği – Forbes’ten yazar Kate Talbot‘ in yaptığı röportajda, dünya yeni normale girmeye devam ederken, pandemi, öğrencilerin öğrenmesi için tamamen yeni bir yol getirdi.
Anaokulundan MBA’lere kadar, öğrenciler uzaktan öğrenime dalmış durumdalar ve birleştirici faktörlerden biri, teknolojinin sınıfı birbirine bağlamasıdır.
Microsoft CEO’su Satya Nadella da, “İki ayda iki yıla değecek bir dijital dönüşüm gördük.” demişti.
Ebeveynler ve eğitimciler, öğrencileri Zoom ile baş başa bırakırken, çözüm ürettiklerini sanıyorlar; oysa bu konuda ailelerin yüzde kaçının bu imkana sahip olduğuna dair bir istatistiğe bile sahip değiliz. Yani, eğitim öğretim süreçlerinde tam anlamıyla modernize olamadık.
Bu konuda toplumsal hayattaki dijital alt yapı ve sahip olunan medya açısından ortaya çıkan eşitsizlikler, eğitim alanında daha çok kendini gösteriyor.
Eğitim sektöründeki bu dijital dönüşüm hakkında daha fazla bilgiyi Harvard Business School Öğretim Görevlisi Jeff Bussgang’in “eğitimin geleceği” hakkında röportaj yapan Kate Talbot şunları aktarmıştı.
Önce Topluluk
Jeff Bussgang, “Eğitimde tamamen hibrit bir modelle yola devam etmek gerekiyor; çünkü öğrencilerin hala arkadaşlığa ve bu topluluk hissine ihtiyacı var.” diyor. Sosyalleşme ihtiyacı fıtridir. Diğer öğrencilerle birlikte olmak onların doğasında var.
Her yaştan öğrenci, ek iş piyasası becerileri kazanmak için STEM eğitimine odaklanıyor.
Global Bağlantı
Teknoloji, öğrencilerin önemli becerileri öğrenmelerine yardımcı olmak için küresel etkileşime açıktır. Bu nedenle oyun alanı gittikçe daha çok açılacaktır.
Bunda, İngilizce ve Çince başta olmak üzere dil öğrenmenin küresel manevra kabiliyeti sağlamasının da etkisi var.
Demokratikleşme Eğitimi
“Herkes için her yerde” yüksek kaliteli eğitime erişimi artırma konusunda iyi bir model edX’ tir. Harvard ve MIT arasında bir ortak girişim olan ve kar amacı gütmeyen kuruluşun fonksiyonu hakkında şunu ifade ediyor:
“EdX, geleneksel eğitimi dönüştürüyor, maliyet, konum ve erişim engellerini ortadan kaldırıyor. Bu zamanlarda, çevrimiçi aktivitelerde bir artış oldu ve birinci sınıf kurs kitaplıkları gerçekten dünya çapında benimsendi.”
Bu arada, öğrencileri eğitim yolculukları boyunca desteklemek için üniversiteler Harvard, MIT, UC, Berkeley ve Brown dahil 140 üst düzey kurumdan 2500’ün üzerinde kurs bulunmaktadır.
Gelecek Ne Diyor?
Umut verici olan şu ki, dünya çapında, her ülkede eğitim harcaması artmaktadır. BU ailelerin bir şekilde eğitimi öncelediğinin göstergesidir. Görünen o ki, öğrenciler uzaktan öğrenmeye devam edecekler. Dijital dönüşüm eğitim sektörünü olumlu yönde etkilemeye devam edecek. Eğitim ortamlarını daha kolaylaştıracak ve eğitim taraflarını daha kolay buluşturacaktır.
Öğrencilerin eğitimsel gelişimini destekleyen eğitim teknolojisi araçlarıyla, bu platformlardan hangi yeni toplulukların ortaya çıkacağını yalnızca zaman gösterecek.
Yazar: Araştırmacı-Eğitimci – Sergen Sazak / www.yeniegitimdergisi.com